Anasayfaya dön

TR.GG | Bedava sitem | Html Kodları | Htmlkod | Html kod | Javascript| Webmaster Araçları | Toplist |

3D studio max nedir

3D Studio Max

3D Studio Max dünyada en çok kullanılan üç boyutlu grafik ve animasyon programıdır. Üç boyutlu programlar ile filmlerde ve reklamlarda gördüğünüz birçok görsel efekt yapılabilir. Bu alandaki diğer programlardan en çok kullanılanlar Maya , LightWave, SoftImageXSI 'dir. Bu programların birçok ortak yönü ve birini diğerine üstün kılan ince noktaları vardır. Fakat amaçları aynıdır "Hayallerinizi gerçek dünyaya taşımak".

Neden Max
3D Studio Max şu anda dünyada en çok kullanıcısı bulunan programdır. Diğer programlara göre kullanım kolaylığı ve öğrenmede bulunabilecek kaynak bilgiler açısından oldukça doyurucudur.

3 Boyut dünyasına ilk girdiğinizde karşınıza çıkacak sorulardan biri de "hangi programı kullanmalıyım ?" sorusu olacaktır. TR3D sitesi olarak size bu konuda yardımcı olamayız. kullanmak istediğiniz programı seçecek olan sizsiniz. Çeşitli zamanlarda bu programlarda birbirine üstün olacak yenilikler yapmaktadır, fakat bir sonraki sürümleri çıktığında bu özellikler diğer programlara da eklenmektedir. Programların özelliklerini öğrenmeye başladığınızda çok fazla ortak yönleri olduğunu siz de göreceksiniz. Birbirlerine olan üstünlüklerini anlamanız için ise ileri seviye bir kullanıcı olmanız gerekmektedir. O seviyeye geldiğinizde ise komutları öğrendikten sonra diğer programları da kolayca kullanabilirsiniz.

SIKÇA SORULAN SORULAR


Max kullanmak için gerekli bilgisayar özellikleri neler olmalıdır ?
Öncelikle max çalışırken en çok RAM miktarı önemlidir eğer RAM(hafıza) miktarı 128Mb altında ise bilgisayarınızın işlemcisi ne olursa olsun program çok ağır çalışacaktır. Tavsiye edeceğimiz en az RAM 128Mb üstü olacaktır. Daha sonraki önemli parça işlemcidir eğer işlemciniz hızlı ise render hızı artacaktır. Fakat Celeron gibi işlemcilerde de yeterli RAM ile rahatça çalışmakadır. Bunun yanında iyi bir ekran kartı render hızını daha da arttıracak ve max ekranlarındaki görüntünün de daha kaliteli olmasını sağlayacaktır. Ekran kartı ile ilgili bilgi aşağıdaki sorularda daha detaylı açıklanmıştır.
Render hızını arttırmak için büyük firmalar aynı anda 30-40 bilgisayarın tek bir sahneyi render etmesini sağlayan sistemler kullanmaktadır. Eğer çok kalabalık sahneler hazırlıyorsanız render için uzun süre beklemeniz kaçınılmazdır. işlemciniz ne olursa olsun.
Max kurdum fakat Authorize kodu ve Hardvare Lock gibi bişeylerle karşılaştım bunları nerden bulacağım
(veya Character studio kurdum ama şifre istedi nerden bulurum) ?


Orjinal max kullanıcılarına satıcı firma tarafından verilen şifre ve Dongle vardır bunları kullanarak kolaylıkla max ve Character studio kurulabilir. Ama siz bu soruları soruyorsanız demek ki elinizde ne şifre yok demektir. Büyük ihtimalle KORSAN kopyalanmış yazılım almışsınız demektir. TR3D sitesi olarak korsan yazılımların bilgisayarınıza zarar vereceğini hatırlatmak durumundayız. Size önerimiz Sayısal Grafik veya Discreet firması ile irtibata geçip 30 günlük demo sürüm istemeniz olacaktır.

Max bir kere çalıştı sonra hata verdi yada sağlam kuruldu ama hiç çalışmadı, ne yapayım ?
CDyi taktıktan sonra kurulum yarıda kesiliyor veya kurulum bittikten sonra 3DMax hiç açılmıyorsa CD'yi inceleyin üzerinde çizik olabilir veya hatalı bir sürüm olabilir.
Daha önce kurup çalıştırdığınız CD'den kurduktan sonra hata alıyorsanız Başlat >>Run komutuna "msconfig" yazıp, Hizmetler sekmesinde "Tüm Windows hizmetlerini gizle" seçenegini aktif hale getirin ve karşınıza gelen listeden C-dilla servisinin aktif olup olmadığına bakın. C-Dilla yok ise 3DMax açılmayabilir.
Diğer bir şeçenek DirectX ya da ekran kartı sorunu olabilir, bir de Bilgisayarım >> Sağ tıklayıp Device manager(aygıt yöneticisi) sekmesinden bir göz geçirin belki ekran kartının sürücüsüde bozulmuş olabilir. Eğer Ram miktarı da 64 mb gibi düşük ise bu da sistemi zorlayacağından açılmayabilir.
3DMax çalıştıktan birkaç gün sonra bozuldu ve yeniden kurulmuyorsa 3dmax'ı tümüyle kaldır. ayrıca hard diskteki C:C-dilla dizinini de silmelisiniz ve tekrardan kurmalısınız. C-Dilla dizini gizli olabilir. gizli dosyaları gösterip tamamen silin. 3Dmax kurulurken bu dizini de yeniden oluşturacaktır.
Bunları yaptığınız halde hala kurulmuyorsa büyük ihtimalle Registry içinde hatalı bazı bilgiler kalmıştır.Registry'nin eski bir yedeğini geri yüklemek veya Sistemi yeniden kurmaktan başka çare kalmıyor...

Max kurulumu sırasında ekran kartı özellikleri soruluyor hangisini ayarlamalıyım ?
Eğer ekran kartınız 3D destekli bir kart ise kurulumda OpenGL veya DiretX desteği ile kurabilirsiniz. bu iki seçenekten birini seçerseniz max pencereleri ve render işlemleri sırasında ekran kartınızın özellikleri kulanılacak ve kalabalık sahnelerde rahatlıkla çizim yapabileceksiniz. Eğer ekran kartınız eski model bir kart ise veya bu özellikleri desteklemiyorsa o zaman HEIDI seçeneğini seçmelisiniz. Bu durumda tüm yük bilgisayarınızın işlemcisi üzerine binecektir ve max daha yavaş çalışacaktır.
Eğer kurulum sırasında yanlış bir seçenek seçmişseniz veya OpenGL kullanırken Direct3D'e geçmek isterseniz: windows başlat menüsünden çalıştır komutunu seçerek ekrana gelen pencereye:

C:3dsmax3dsmax.exe -h
yazmalısınız, böylece max açılırken size yine hangi sürücüyü seçmek istediğinizi soracaktır. daha sonra yine max'i programlar menüsünden çalıştırmaya devam edebilirsiniz. Max ayarları kaydedecektir ve diğer açılışlarda yeni seçtiğiniz sürücü cinsi ile açılacaktır. OpenGL hızlı görüntü ve render sağlarken Direct3D daha kaliteli ve pürüzsüz bir görüntü sağlayacaktır, max ile çalışırken aradaki farkı perspektif penceresinden daha iyi anlarsınız.

Pluginler Nedir ? nasıl kurulur ?
Büyük firmaların yaptığı ve programı geliştirmek için hazırlanmış ek özelliklerdir.
Pluginlerin birçoğu setup programı ile otomatik olarak max içine kurulmaktadır, fakat sizin elinizde setup olmayan bir plugin varsa ve dosya uzantısı .dlm .dlc .dll .dlu .flt şeklinde ise bu dosyaları hard diskinizde max kurulu dizin içindeki PLUGINS dizinine kopyalamalısınız.

C:3dsmaxplugins
dizini içine kopyalamalıdır. eğer plugin normal olarak çalışıyorsa hiçbir hata mesajı ile karşılaşmadan max açılacaktır ama kullandığınız pluginin versiyonu uymuyorsa veya başka herhangi bir hata olursa max açılışta bunu size bildirecektir. Plugini kopyaladıktan sonra max hiçbir sorun vermeden açılıyorsa plugin yüklenmiş demektir, fakat bu pluginin ne işe yaradığını bilmiyorsanız hangi menüye yerleştiğini bulmanız zor olabilir. mesela Electric plugini Material editore yerleşirken, Shaq hair plugini Environment penceresine yerleşir, Texporter plugini en sondaki tools menüsüne yerleşir. pluginin nereye yerleştiğini onu indirdiğiniz siteden öğrenmelisiniz.


Max kullanarak nasıl oyun yapılıyor ?
Max ile oyun yapılmaz, yani oyun kodu yazılmaz, max ile sadece giriş filmleri, ara filmleri yapılır ve karakterlerin üç boyutlu modelleri çizilir. Karakterler ve arkaplan max ile çizildikten sonra herhangi bir program dili ile oyunun kodları yazılıyor. Bu program dilleri ise çok farklı bir alan olup uzun çalışma gerektirmektedir ( C, C++, pascal, delphi, visual basic vb. program dilleri ile oyun yazılabilir).

Peki ya Para, Max ile nasıl para kazanırım ??
Max ile para kazanabilmek için öncelikle kendinizi iyice geliştirmelisiniz. Daha sonra yeteneklerinizi anlatan iyi bir örnek film yaparak bu filmi büyük yapımcı firmalara veya TV kanallarına gösterip iş arayabilirsiniz. Ülkemizde sinema sektörü hala gerçek araba yakarak efekt yaptığı için sinemadan fazla bir beklentiniz olmasın, ama reklam ve dizi sektöründe iş bulabilirsiniz. Ayrıca mimarlık, mühendislik vb. alanlarda iş ararsanız iyi modelleme ve render yapabilen biri büyük ihitmalle iş bulacaktır. Fakat bu alanda sadece max yeterli olmaz Autocad programını da çok iyi derecede bilmelisiniz. TV sektörünü düşünüyorsanız görüntülerin televizyona aktarılması ve üzerinde değişiklikler yapmasına yarayan Adobe After Effect benzeri programları bilmeniz daha kolay iş bulmanızı sağlayacaktır. Seviyenizi çok ilerlettiğinizi düşünüyorsanız sadece 3Dsmax ile yetinmeyip Maya, Lightwave veya Softimage yazılımlarından birini de öğrenmeye başlamalısınız. Film sektöründe farklı firmalar farklı programlar kullanmaktadır. Bunu da göz önünde bulundurmalısınız. Sinema sektöründe ise 35mm filmler ile çalışan başka programlar bulunmaktadır.

 

Render
Dikkat : Make Preview: Kalabalık sahnelerde animasyonun son haline hızlıca bakmak için kullanılır.Make Preview Render değildir.

Öncelikle render ne demektir. genel olarak buna bakalım:
3Dsmax ile çalışırken birçok sahnede gördüğümüz görüntü tel çerçeve şeklindedir. Bu görüntüye ulaşabilmek için klavyeden F3'e basmamız yeterlidir. Bu görünümde cisimleri düzenlemek daha kolaydır. Cismin ayrıntılarını ve parçalarını daha rahat görürüz. (Wireframe)

Perspektif penceresinde gördüğümüz ise basit şekilde kaplanmış ve ışıklandırılmış şekillerdir. Sağdan veya tepeden görünümde cisimleri böyle görebilmek için klavyeden F3'e basmak yeterlidir. (Smooth + highlights)

Render için Klavyeden F9 a basmamız yeterlidir. Bu durumda sahnedeki ışıklar, kaplamalar, yansımalar ve diğer birçok hesaplama yapılarak son görüntü verilecektir.

Video Post sistemi ise Render edilmiş görüntü üzerine özel efektler yapmakta kullanılır.

Render Ayarları
Max ile render yaparken çok çeşitli boyutlarda ve değişik kallitede resim ve film dosyası oluşturulabilir. Render yapabilmek için öncelikle Render penceresini açmamız gerekiyor. bunun için dosya menülerinden Renderi seçmeliyiz.(Veya klavyeden F10 tuşu) Daha sonra çeşitli ayarlar yapacağımız aşağıdaki pencere gelir. Bu penceredeki bazı seçenekler çeşitli max versiyonlarında değişebilir ama temel prensip aynıdır. Dosya türü , kayıt yeri ve boyutu belirleyip daha sonra Render düğmesine basmalıyız.
Zaman durumu: Eğer tek bir resim dosyası istiyorsanız bunu Single olarak işaretlemelisiniz. Film dosyası istiyorsanız (veya animasyonu gösteren sıralı resim dosyaları istiyorsanız) Range seçeneği ile animasyonun başlangıç ve bitiş zamanlarını belirtmelisiniz.

Bir alttaki seçenek ise çıktı olarak verilecek dosyanın görüntü boyutunu belirler. Windowsta ekran ayarlarına bakan herkse bu sayıların anlamını biliyordur. (pixel) nokta sayısına göre resim boyunu belirtir, veya film boyu.
Width: En
Height: Boy

Alt kısımdaki Files düğmesine tıkladığınzda ise dosyayı nereye kaydedeceğinizi ve dosya adının ne olacağını yazmalısınız. Son olarak Render düğmesi ile render işlemini başlatıyoruz.

Film veya Resim Görüntü Kalitesi
Files: Dosya adı ve kaydedileceği yeri seçtiğimiz pencereyi inceleyelim.

burada film dosyası seçerseniz karşınıza aşağıdaki gibi bir pencere gelecektir. Buradaki seçeneklere codec adı verilir ve bilgisayarınızda birçok codec bulunabilir.
Codec: Filmler arka arkaya resimlerden oluşur ve bu haliyle dosya boyutu çok fazladır, dosya boyutunu azaltmak için çeşitli firmalar sıkıştırma teknikleri geliştirmiştir. Mpeg filmerinin avi filmlerinden daha az yer kapladığını duymuş olabilirsiniz. Hatta divX veya VidX formatlı filmler çok daha kaliteli görüntüyü az kapasitede saklamaktadır. bunların hepsine codec adı verilir.
Siz bu pencerede hangi codeci seçeceğinize karar vermelisiniz. seçecekleriniz aşağıda görülen penceredeki ile sınırlı olacaktır.

Fakat internetten birçok farklı sıkıştırma codec'i bulup bilgisayarınıza yükleyebilirsiniz. Bunlar içinde filmin en saf hali Uncompressed yazan seçenektir. Bu seçenek render sırasında gördüğünüz görüntüyü aynen filme aktarır faakt boyutu çook büyük olur.

Eğer bu penceredeki codec'ler ile sorun yaşıyorsanız Uncompressed(Sıkıştırılmamış) çıktı alarak bir film düzenleme programında farklı bir formatta kaydedebilirsiniz.
Resim dosyaları kaydederken de karşınıza benzer özellikte bir pencere gelecektir. Burada durum biraz farklıdır. sıkıştırma miktarını siz seçersiniz böylece dosya boyutu ve kalitesi istediğiniz oranda kalacaktır. (Jpeg dosyaları için %75 kabul edilebilir bir kalite ve boyut verir)

Buradaki ayarları yaptıktan sonra klavyeden F9 tuşuna basarsanız bu ayarlara göre tekrar render yapılır. F10 ile birdaha ayar yapmanız gerekmez.

 

Modifier nedir
Cisimleri şekillendirmekte ve çeşitli etkiler vermekte kullanılan araçlara modifier diyoruz. modifierlere nerden ulaşırım diye sormayın çünkü menülerin yerleri ilk derste ayrıntılı oarak açıklandı. Bir cismi yaptıktan sonrada modifier menüsüne giderek cismin özelliklerini değiştirebiliriz. mesela bir kürenin yarıçapını veye başka özelliklerini daha sonradan değiştirmekte kullanılabilir.

Bir cisme modifier uygularken dikkat edilecek en önemli konu cismin segment sayısının yüksek olmasıdır. yukarda Segment sayısı : 32 olarak verilmiştir. fakat segment sayısı çok fazla olursa bu da bilgisayarınıza aşırı yük olacaktır. Aşağıdaki birbirinin aynı iki kutuya bend modifieri uygulanmış ve (Angle)açı 90 derece olarak belirlenmiştir. 1 numaralı dikdörtgenin segment sayısı üç , 2 numaralı cismin segment sayısı ise yirmidir. aradaki farkı görüyorsunuz, sanırım ne demek istediğimi anladınız.

3Dsmax içinde birçok modifier vardır ve Pluginler yükleyerek bu modifierlerin sayısını arttırabilirsiniz.(Pluginlerin birçoğu otomatik olarak kurulur, kurulmayanları c:3dsmax3Plugins dizini içine kopyalamanız gerekir.) Modifierlerin birçoğunun ne işe yaradığını deneyerek bulabilirsiniz, sadece modifieri uygulamanız ve değerlerini değiştirmeniz yeterlidir. ama bazı modifierleri anlamak için derslere ihtiyacınız olacak, mesela FDD ve Surface gibi modifierleri tek başınıza anlamanız çok güç olur. Merak ettiğiniz ve anlamadığınız modifierler için e-mail atmanız yeterlidir. konu ile ilgili dersler en kısa zamanda yayılanacaktır.

 

TASARIM
3D tasarım yaparken şüphesiz teknik çok önemlidir. Siz de o tekniği yüksek, bilgili, kullandığı yazılıma çok hakim kişilerden biri olabilirsiniz. Render ettiğinizde ortaya çıkan görseller çevrenizde hayretle ve takdirle karşılanıyor olabilir. Peki tüm bunlar sizi iyi bir tasarımcı yapmaya yeter mi?
Tasarımın temeli aslında soru sormaya, sorgulamaya dayanır. Bir tasarıma başlamadan önce kendi kendinize sorular sormak size vakit kaybettirmeyecek, aksine bulacağınız her doğru cevap size başarılı ve amacına ulaşmış tasarım olarak geri dönecek, daha da önemlisi tekniğinizi ve bakış açınızı bir adım daha ileri götürecektir.
Eğer bir animasyon söz konusu ise o zaman da yazdığınız veya bulduğunuz senaryo üzerine kafa yormalısınız. Unutmayın ki eğer içerik kuvvetli olmazsa günlerce, haftalarca hatta aylarca uğraşıp ortaya çıkarttığınız işin karşılığını yeterince alamazsınız. Belki dünyanın en iyi senaryosunu bulamayacaksınız ama en azından biraz tutarlı bir senaryo olursa hem izleyenlere hem size keyif verir. Özellikle projeniz uzun soluklu, aylarca sürebilecek bir projeyse daha sonradan pişman olmaktansa baştan işi sıkı tutup senaryoya yüklenmeniz akıllıca olacaktır. Senaryonuzun orjinal olması size genellikle artı getirir, fakat anlaşılmayan bir konu da seyreden için ızdırap verici olabilir.
Proje konusunu belirledikten sonra sıra kafamızdakileri görselleştirmeye geldi. Bu noktada kağıda kaleme sarılmak ilkellik veya dinazorluk değildir. Her ne kadar teknoloji çok gelişmiş olsa da kağıt ve kalemi de fazla küstürmemek lazım. Seyrettiğimiz bütün ünlü filmlerin, hikayenin akışını, sahnedeki oyuncuların bulunacakları yerlere kadar, kadrajları belirleyen birer storyboard'ları vardır. Bir kült haline gelmiş "Matrix" gibi teknoloji harikası bir filmin bile her karesi planlanıp kağıda çizilmiş storyboard'u, storyboard'un belki de birkaç katı, tasarım aşamasında kağıt üzerine yapılan eskiz çalışmaları vardır. Hiç denememiş bile olsanız birkaç kere deneyin. Eminim faydasını göreceksiniz.
Bildiğiniz gibi takım sporlarında şampiyonluğa giden yol sezon öncesi yapılan sıkı kamplardan ve antremanlardan geçmektedir. Aynı şey sizin için de geçerli. Bir projeye başlamadan önce hazırlığınızı çok iyi yapmaya çalışın.
Kısaca sizlere anlatmaya çalıştığım, projenizin sağlıklı ve kayıpsız yürümesi için planlı ve programlı olmanız son derece önemli. Çeşitli nedenlerden dolayı planlı çalışamıyorsanız bile bunun için çaba göstermenizi öneririm.
Bildiğiniz gibi hayatımızda bir süredir Internet diye bir olgu var. Özellikle araştırma yapanlar için milyonlarca Meydan Larousse'a eşit. Gerçekten çok değerli bir kaynak. Bir tık'la binlerce bilgiye ya da servise ulaşabiliyoruz ve orada kullanılan ortak dil de ne yazık ki İngilizce. 3D Studio Max kullanıyorsanız şanslısınız.
Kafanızdaki proje için görevlendirdiğiniz AR-GE (araştırma-geliştirme) departmanı bu noktada büyük önem kazanıyor.

3D
Gelelim 3D yazılımlara;
Başı Newtek Lightwave, Alias Wavefront Maya, Softimage ve Discreet 3D Studio Max çekiyor. Sinemalarda oynayan, hayranlıkla seyrettiğiniz o filmlerde, televizyonlarda gördüğünüz güzel jeneriklerde (güzel olmayanlarda da) bu 3-4 yazlım sıklıkla kullanılıyor. Bunların dışında kullanılan yüzlerce yazılım daha var. Ama araştırma yaptığınızda karşınıza en fazla bu programların isimleri gelecek. Bu arada bazı yazılımların Mac sürümleri olmadığını da hatırlatalım (Discreet 3D Studio Max ve Softimage gibi).
Son dönemde dikkat çekici bulduğum bir diğer yazılım da Maxon firmasının Cinema 4D XL’i. Kullanım kolaylığı, özellikle bu işe yeni soyunanlar için daha uygun olabilir. Render süresi bakımından da oldukça hızlı olduğunu söyleyebilirim. Bunların dışında ev kullanıcıları için daha makul fiyatlara satılan alternatif yazılımların sayısı da bir hayli fazla. Size en uygununu seçebilmeniz için biraz araştırma yapmanızda ve üretici şirketlerin sitelerine girip yazılımla ilgili bilgiyi ilk elden almanızda fayda var.
Size sanal bir uzay yaratıp içini sizin doldurmanızı bekleyen klasik 3D yazılımların dışında, sahnenizdeki bazı elemanları sizin yerinize, sizin için yaratıp, size kolaylık sağlayan yazılımlar da mevcut. Sanal adam istiyorsanız Poser, detaylı bir çiçek veya detaylı bir ağaç yaratmak istiyorsanız X-frog, gökyüzü ve zemin hazır olsun diyorsanız Bryce, Vue D’Esprit veya Terragen sizin için hazır ve nazır beklemektedir. Bu tür yardımcı programları çoğaltmak ve eğer araştırma yaparsanız, bu yazılımlarlardan daha iyilerine de ulaşmak mümkün olabilir.

VİDEO EDİTİNG
Hangi 3D yazılımı kullanacağımıza karar verdikten sonra sıra bir video editing yazılımı seçmeye geldi. Bu noktada da alternatiflerimiz oldukça fazla. Adobe After Effects, Adobe Premiere, Apple Final Cut Pro, Discreet Combustion, Pinnacle Commotion, Newtek Aura, Eyeon Digital Fusion vb. gibi irili ufaklı pekçok seçeneğimiz var. Filmimizi montajlarken kullanacağımız bu yazılımların fiyatları da diğer tüm ürünlerde olduğu gibi çeşitlilik gösteriyor. Daha önceden de söylediğim gibi hangi konu olursa olsun bir yazılım almadan önce mutlaka iyi bir araştırma yapmak gerekli. Bu durumda da karşımıza en sağlam kaynak olarak (yine) Internet çıkıyor.

PEKİ YA RENDER?...
Kullanacağınız yazılımları seçtikten sonra geriye tek bir şey kaldı. Render. Render işinizi bitirdiğiniz son safhadır. Eğer kullandığınız yazılımda güçlü render özellikleri yoksa ortaya çıkan iş, siz çok emek vermiş olsanız bile sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Özellikle derdiniz eğer foto gerçekçi görüntüler yaratmaksa o zaman farklı çözümlere gidebilirsiniz. 3. parti yazılımlar. Çoğu programın kendi render kaliteleri ortalamanın üzerindedir. Render kalitesini belirleyen tabii ki doğru hazırlanmış sahne, doğru yerleştirilmiş ışık kaynakları, doğru render ayarları, güçlü bir bilgisayar ve sabırdır. Bunlar olduğu ölçüde render kalitesi de yükselecektir. Bütün bu yazılanlara sahip olduğunuz halde hala layout sizi tatmin etmiyorsa o zaman sizin, kullandığınız yazılımın dışına çıkıp etrafı araştırmanız gerekiyor. Bu konuyla ilgili araştırma yapan bir hayli kişi ve kuruluş var. Bunların en başarılıları ve en bilinenleri arasında SplutterFish Brazil r/s, Cebas Final Render, Arnold, Mental Ray’i sayabiliriz.
Sahnenizdeki inandırıcılık sadece sizin kullandığınız yazılıma bağlı değil. Şüphesiz kullandığınız yazılımın gücü ve yetenekleri alacağınız sonuçta etkili olacak ama asla tek başına yeterli olmaz. Bu da aklımızdan çıkarmamamız gereken önemli ayrıntılardan biri.
Bunların dışında bir de Paul Debevec’in geliştirdiği HDRI (High Dynamic Range Images) teknolojisi var ve kullandığı teknik itibariyle render için yazılım üreten diğer firmalardan ayrılıyor. Render işlemlerinde kullanacağınız 3. parti yazılımları genellikle bir plug-in gibi, kullandığınız 3D programla entegre bir şekilde kullanıyorsunuz ve bunu yaparken de sahnenizde bulunan texture’lar yeterli olmuyor. HDRI tekniğiyle render yaparken bu formatta bir imaja ihtiyacınız olacak.
HDRI, bildiğimiz RGB görüntülerden farklı bir standart. Üzerinde normal kanalların dışında ışık bilgisini de barındırıyor. Bu teknikle render yaptığınızda sahnedeki objeleriniz, elinizdeki HDRI imajdaki ışık bilgisiyle render edilmiş olurlar. Daha açık bir örnek vermek gerekirse, sahnenizde bir masa ve üzerinde de cam bardak varsa ve siz de artalana bir oda görüntüsü yerleştirip foto-gerçekçi bir etki yakalamaya çalışıyorsanız, bu noktada HDRI imajlar kullanmanız çok daha başarılı sonuçlar almanızı sağlar. Kullanmak istediğiniz odanın HDRI formatlı bir görüntüsü elinizde varsa bu tekniği uygulamak mümkün. (Bu tekniğin nasıl uygulanacağını ve daha geniş bilgiyi Paul Debevec Home Page adresinden alabilirsiniz.) Tekniği uygulayıp render ettiğinizde, kullandığınız objeler sanki odadaki ışıkla aydınlanmış ve odanın içindeymiş gibi duracaktır. En azından bir göz atmanızda fayda var.
Buraya kadar daha ziyade proje öncesinde yapmamız gerekenleri gördünüz. Sıra geldi projenin uygulanması sırasında nelere dikkat etmek gerektiğine.
Anlatım tekniğinize karar verdiniz mi? Genel görüntü karikatürize mi olacak, yoksa foto-gerçekçi mi olacak? Ya da her ikisi de mi? Eğer foto-gerçekçi bir görüntü yakalamaya çalışıyorsanız bu durumda çevrenize daha detaylı bakmalısınız. Gerçi öyle bir tarzınız olmasa bile çevrenize dikkatle bakın. Detayları inceleyin. Sayfanın sağ tarafında gördüğünüz imajdaki zemini oluşturan parkeyi ele alalım. Parkenin üzerindeki dokuya dikkat ettiniz mi? Rengine, girinti çıkıntılarına? Bütün bu detaylar gerçek hayatta her yerimizi sarmış durumda. Evde otururken, vapurda giderken, yolda yürürken etrafınıza daha dikkatli bakın, detayları inceleyin. Bunu bir oyun olarak algılarsanız bir süre sonra eğlenceli bir hal alabilir. Kendinize “Ben olsaydım bunu nasıl yapardım?” sorusunu sorun. Karşınızda eski püskü bir kitap duruyorsa kendinize “Bunu 3D’de nasıl gerçekçi yaparım?” diye sorun. Yırtılmış sayfaları, kenarlarda bıraktığı izleri, solmuşluğunu, tozlarını inceleyin. Çünkü bu tip detaylar sahnenizdeki tadı artıracaktır. Yüzeylere sadece bir renk vermek veya bir dokuyu kaplayıp bırakmak bir işin bitmesi için yeterli olmayabilir. Pratik yapabilmeniz için size bir önerim var. Bir fotoğraf bulun veya kendiniz çekin. Mümkünse eski olsun. Başlangıç için ideal olacaktır çünkü eskimiş objelerin üzerinde enteresan dokular ve renkler gizlidir. Gerekirse büyüteçle bu detayları algılamaya çalışın. Tozu, pası, küfü, kırılmış veya yırtılmış kısımları, deformasyonları, üzerine dökülmüş herhangi bir şeyin bıraktığı izi (yoksa siz de dökebilirsiniz, kurallar serbest), çizikleri inceleyin. Daha sonra bu etkileri öncelikle photoshop gibi bir görüntü işleme programında yakalamaya çalışın. Bu sizin detayları daha sağlıklı algılamanızı sağlayacaktır. Bütün bunları yaptıktan sonra 3D ortamda bunu gerçekleştirmeye kafa yorabilirsiniz. Bu pratikleri yaptıktan sonra modelleyeceğiniz objeyi ve üzerine giydireceğiniz dokuyu daha iyi anlıyor olacaksınız. Bu da ortaya çıkan işin daha başarılı bir iş olmasını sağlayacaktır.

IŞIK
Bütün bunlar ortaya çok başarılı bir iş çıkması için yine de yeterli gelmeyebilir. “Daha ne yapayım?” diyebilirsiniz. Ama bir önemli konu daha var. O da ışıklandırma. Yetersiz ışıklandırılmış bir sahne, siz ne kadar güzel modelleseniz de, ne kadar güzel dokulandırsanız da asla gerçek değerini bulmayacaktır. O yüzden ışıklandırma ile ilgili bilginizi geliştirmelisiniz.
İşte burada yine Güzel Sanatlar Fakülteleri’nin önemi ortaya çıkıyor. Sahnenizdeki default ışık kaynakları her zaman anlattığınız olaya uygun olmayabilir. Gerek şiddeti, gerek konumu, gerek rengi ve gerekse de sayıları bakımından. Tabii, bunun tersi de olabilir. Tek ışık kaynağı anlatım tekniğinize çok uygun olabilir. Dolayısıyla, anlatım tekniğiniz bu değilse, sahnenizde bir kuruluk hissediyorsanız, yaptığınız iş size sıradan geliyorsa o zaman ışıklarla oynamayı deneyin. 3D’de ışıklar sadece aydınlatmaya yaramaz. Aynı zamanda onlar yardımıyla pekçok ilginç efekt de elde edebilirsiniz... Işıkları yakından inceleyin. Faydası olur.
Geldik en geniş konulardan birine. Animasyon. Yani canlandırma. Animasyon, kulaktan dolma yapılabilecek birşey değil. Bol bol okumalı, araştırma yapmalı, çevrenizi gözlemlemelisiniz. Özellikle bu noktada yukarıdaki satırlarda ele aldığım konular devreye giriyor. Güzel Sanatlar Fakülteleri ve detaycı olup detayları incelemek... Eğer sahnenizde bir sanal insan kullanmışsanız ona gerçekçi insan hareketleri vermek oldukça zordur. Uğraşmanıza rağmen genelde robot gibi yürürler. O, insanın doğal salınımını yakalamak gerçekten zordur. Bunu yakalayabileceğiniz teknolojiler var elbette ama onlar da eve veya küçük çaplı bir stüdyoya giremeyecek kadar pahalılar. Bu tekniğe motion capture adı veriliyor. Vücudun özellikle eklem yerlerine konulan vericiler sayesinde hareketlerin bilgisayar tarafından yakalanması şeklinde açıklanabilir. Internet’ten bazı mocap dosyalarına ulaşabilirsiniz. Rastlarsanız inceleyin.
Peki bu teknoloji bizi aştığına göre biz ne yapacağız? Elinizde bir video kamera varsa kameraya çektiğiniz kendinizin veya arkadaşlarınızın görüntülerini detaylı inceleyip, onları baz alarak canlandırma yapmayı deneyebilirsiniz. Bu görüntüleri, kullandığınız yazılıma bağlı olarak sahnenize de taşıyabilir ve referans alarak kullanabilirsiniz.
Bu ve buna benzer bir çözüm yoluna gitseniz bile animasyon teknikleri ile ilgili bilginizi olabildiğince artırın. Çünkü animasyonlarda sadece sahnenizde bulunan objeler hareketlenmez. Yeri geldiğinde sahnenizdeki ışık veya kullandığınız kamera da hareketlenir. Kamerayı hareketlendirerek, belki de büyük prodüksiyon gibi gözüken bir animasyona sahip olabilirsiniz.
3D, zevkli olduğu kadar da engin bir konudur. Sürekli bir şeyler öğrenirsiniz veya öğrenmek zorunda kalırsınız. Eğer sürekli yeni birşeyler öğrenmekten ve saatlerce bilgisayarın başında oturmaktan hoşlanıyorsanız, 3D dünyası sizi oldukça memnun edecektir. Bu noktada hangi işi yaptığınızın çok fazla önemi yok. Çünkü ister Web tasarımcısı olun, ister reklam ajansında çalışan bir grafiker, ister animatör, ürettiklerinizi hemen her yerde kullanabilirsiniz.

 

ay Tracing (Işın İzleme): Üç boyutlu bir sahneyi, sahnedeki ışık kaynaklarından yayılan ışınları izleyip, ortamdaki cisimlerin bu ışınları kırma,yansıtma gibi hallerini hesaplayarak kaplama işlemi. Oldukça kaliteli sonuçlar ortaya çıkartmasına rağmen, yüksek bir işlemci gücü gerektirir.

Shading (Gölgeleme): Üç boyutlu cisimleri çokgen bazlı hallerinden, piksel bazlı görüntülere çevirme.

Modeling (Modelleme): Üç boyutlu grafikler dünyasında, modelleme gerçek dünyayı yansıtmak için kullanılan çeşitli metodları anlatır. Bir 3D programı ile bir otomobil oluşturduğunuzda, bir otomobil modellemiş olursunuz.

3D Scene (Üç Boyutlu Sahne): Çizgileri, çokgenleri ve yüzleri içeren, temel 3D şekillerin oluşturduğu bütün.

Vertex (Nokta): Üç boyutlu uzayda, pozisyonu üç koordinatla belirlenen bir nokta.

Triangle (Üçgen): Üç noktanın oluşturduğu üçgen. Çoğu 3D programı, cisimleri çeşitli büyüklükteki üçgenlerle oluşturur.

Quadrilateral (Dörtgen): Dört noktadan oluşan çokgen. 3D Programlar dörtgenleri iki adet üçgen kullanarak oluşturur.

Freeform Surface (Serbest Yüzey): Eğriler yardımıyla tanımlanan, bu sayede kullanıcı tarafından kolayca değiştirilebilinen üç boyutlu yüzeyler.

NURBS (NonRational B Spline): Kontrol noktaları diye adlandırılan bir ağın tanımladığı serbest bir yüzey.

Geometric Pipeline (Geometrik İşlem Dizisi): 3 Boyutlu cisimin, 3D koordinat sisteminden, ekranın iki boyutlu koordinat sistemine yansıtılmasını sağlayan işlemler dizisi.

Camera (Kamera): 3D Bilgisayar grafikleri gerçek dünyadaki kameraları taklit eder. Aynı gerçek kamera gibi, bir objektif ve bir yansıtma yüzeyi (= fotograf filmi) söz konusudur.

Projection Plane (Yansıtma Yüzeyi): 3D sahnenin görüntüsünün oluşturulduğu 2D yüzey. Üç boyutlu dünyayı, iki boyuta indiren bildiğimiz fotograf makinesinin içindeki film, yansıtma yüzeyinin karşılığıdır.

Phong Lightning (Phong Aydınlatma): Gerçek hayattaki ışıkları taklit etmeye yarayan matematiksel bir model. Çeşitli ışık tipleri tanımlama imkanı veren bu aydınlatma modeli günlük hayatta karşılaşılan ışık kaynaklarını bilgisayar ortamına aktarmakta oldukça gerçekçi sonuçlar verebilmektedir.

Attenuation (Sönümlenme): Işık kaynaklarının yaydıkları ışığın, kaynaktan uzaklaştıkça zayıflamasıdır. Işık, cisimden uzaklaştıkça, uzaklığın karesiyle orantılı olarak sönükleşir.

Fog (Sis): 3D programlarındaki sis, gerçek hayattaki sisin etkisini taklit eder. Bu etkiyi deniz altı sahneleri yaratırken özellikle kullanma gereği duyarsınız.

Wireframe (Tel Çerçeve): Cisimleri vektörlerle gösterme biçimi.

Flat Shading (Düz Gölgeleme): 3D cisimlerin her yüzeyini bir renk tonu ile kaplayarak gösterme biçimi. Çok hızlı bir kaplama metodu olduğu için, sahnelerin genel görüntüsü için bir fikir alınması gerektiği hallerde, hızlı kaplamalar yapmak için kullanılır. Eski 3D bilgisayar oyunlarında yaygın olarak kullanılmış bir metoddur.

Gouraud Shading (Gouraud Gölgeleme): Renkler arasında interpolasyon yapma ilkesiyle çalışan bir aydınlatma metodudur. Hızlı bir metod olması ve kullanılabilinir kalitede sonuçlar vermesi nedeniyle günümüz 3D oyunlarının çoğu bu aydınlatma metodunu kullanır.

Phong Shading (Phong Gölgeleme): Bu metodda ekrandaki her pixelin rengi ayrı ayrı hesaplanır. Çok gerçekçi çıktılar üreten bu kaplama metodu oldukça fazla işlem gücü gerektirmektedir.

Texture Mapping (Doku Kaplama): Doku kaplama 2D bir grafiği, 3D bir cisime uygulamakdır. Bu sayede cisimler gerçekçi görüntüler ve dokular kazanabilmektedir. Çoğu zaman akıllıca uygulanmış bir yüzey dokusu, sizi uzun modelleme çalışmalarından kurtaracaktır. Doku kaplamanın en önemli dezavantajı, kaplanan bitmap grafiklerin büyük hafıza miktarları tüketmesidir. 3D Grafik işlemini bu kadar RAM tüketici yapan en önemli faktörlerden biri budur.

Interpolation (İnterpolasyon): İki bilinen değeri kullanarak, aradaki bilinmeyen bir üçüncü değeri hesaplama işlemidir. İki boyutlu görüntülerin ölçeklenmesi işleminde çokça kullanılması gerekir.

Blending (Karıştırma): Karıştırma, iki rengi birbirine karıştırıp, üçüncü bir renk oluşturma işlemidir. Genelde 3D görüntülerin 2D görüntülerle birleştirildiği 3D Grafik dünyasında, karıştırma işlemleri sık sık kullanılmaktadır.

Transparency (Şeffaflık): Şeffaflık, renk karıştırma işlemi kullanılarak yaratılır. Cam, buz gibi cisimleri yaratmakta kullanacağınız şeffaflık, eğer ışın izleme metodu kullanan bir program kullanıyorsanız, beraberinde ışığın kırılması olgusunu da getircektir.

Etiketler: Tr.gg,Htmlkodlar,Htmlkodlari,html kod,html kodlari,html-kodlari,Paylasim,Paylasim tr,Webmaster,webtasarim,3d studio max, 

 
 


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol